Keçiboynuzu (Ceratonia siliqua), keçiboynuzu ağacının meyvesidir. Meyveleri uzun, hafif kavisli, kalın, koyu kahverengi baklalar halinde, 10-25 cm uzunluğunda yetişir. Bu meyve sadece kakaoya benzer tadıyla bir alternatif olarak değil, aynı zamanda sağlığınıza faydaları nedeni ile de beslenmenize dahil etmeniz gereken besinlerdendir.
Keçiboynuzunun faydalarından en bilineni ishale yardımcı olma yeteneğidir. Yüksek tanen içeriğinden dolayı bağırsak sisteminin mukoza zarları üzerinde büzücü veya bağlayıcı bir etkiye sahiptir. Kolesterol değerlerini dengelemeye yardımcı olur. Yüksek seviyede içerdiği antioksidanlar lignin ve polifenoller sayesinde keçiboynuzu vücuttaki kolesterol seviyelerini azaltmaya yardımcı olur. Sağlıklı kilo verme süreçlerine yardımcıdır. Keçiboynuzunun çözünmez lifi kişilerin daha uzun süre daha tok hissetmelerine de yardımcı olabilir.
Lif içeriği ile kan şekeri yönetimine destek olur. Gluten içermez. Çölyak hastaları güvenle tüketebilir. Keçiboynuzu E vitamini, antioksidanlar ve filokütinleri açısından da zengindir. Bunların hepsi soğuk algınlığının ve gribin tedavisinde faydalıdır. Keçiboynuzu içerisindeki gallik asit antiseptik, antialerjik ve aynı zamanda antibakteriyel özellikler sunar. Aynı zamanda ses tellerini iyileştirici özellikleri de vardır. A, B, B2, B3 ve D vitaminleriyle kalsiyum, sodyum, potasyum ve fosfor yönünden son derece zengin olan keçiboynuzu, bu açıdan çocukların vücut ve zeka gelişimine büyük katkı sağlar. Keçiboynuzu çikolatanın aksine kafein ve teobromin içermez. Bu sebeple tercih sebebidir. Kafein yüksek tansiyona neden olurken, teobromin nörotoksindir. Aşırı kafein böbrek üstü bezleri üzerinde olumsuz etki yapar, dolayısıyla kan basıncına eğilimli insanlar için uygun değildir. İçeriğindeki yüksek miktar fosfor sayesinde vücudun direncini artırarak bağışıklığı güçlendirmek de keçiboynuzu çekirdeğinin faydalarından biridir.
